Senin o küçük İsrail gözlerin,
Bilmem hangi rüyanın,
hangi serüvenin.
Bilmem hangimiz yanarız,
Açılış töreninde bir cehennemin.
Bilmem ki kaç domuz barınır bu pis zaaflarımızda.
İkimiz bir köyde kalsak mesela,
Düşünsene bahçesi hep sonbahar.
Hem nikah da kıydırmışız sakalsız bir imama,
Bilmem ki zina etmiş olur muyuz acaba,
Güpegündüz bir fincanın ortasında..
Ya da mesela çocuklarımız olsa,
Korkuyorum birini anarşist yaparsalar
diğerini faşist,
Korkuyorum kızımız kaçarsa diye bir gün dağa,
patlarsa şehir ortasında bir dinamit.
Korkuyorum.
Öyle simsiyah korkuyorum
Ve ben ellerimde bu telaşlarla,
hepimize yetecek kadar ölüm biriktiriyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder